Instagram yasağının iptali için dava açıldı
İfade Özgürlüğü Derneği kurucularından internet hukuku uzmanı Prof. Dr. Yaman Akdeniz ve Anayasa hukukçusu Kerem Altıparmak, Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu’nun (BTK) Instagram’a Türkiye’den erişim engeli getiren kararının iptali için Ankara 13’üncü İdare Mahkemesi’nde dava açtı. Dosyanın itiraz yoluyla Anayasa Mahkemesi’ne (AYM) gönderilmesini talep eden Akdeniz ve Altıparmak, iptal davasının dilekçesinde “Instagram’ın Türkiye’deki 48 milyondan fazla kullanıcıya hitap ettiği ve bu engellemenin büyük bir kullanıcı kitlesinin ifade özgürlüğü ve haber alma hakkını ihlal ettiğini” vurgulandı.
Dava dilekçesinde sadece ifade özgürlüğünün değil, aynı zamanda BTK kararının kamuoyu ile paylaşılmamasıyla birlikte Anayasanın 40’ıncı maddesinde güvence altına alınan yetkili makama başvuru hakkının da ihlal edildiği iddia edildi. AYM’nin platformlarla ilgili daha önceki kararlarında kısıtlamalara yeterli bir gerekçe gösterilmediği sonucuna varıldığına da işaret edilen dilekçede “BTK Başkanı’nın içerikleri yayından kaldırılma yetkisinin de AYM tarafından kısıtlandığı” hatırlatıldı.
Instagram yetkilileri ile görüşmeden sonuç çıkmadı
Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu dün akşam Instagram yetkilileriyle bir araya geldikleri toplantıdan sonuç çıkmadığını duyururken Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da erişim engelinin Türkiye’nin “haklı talepleri” karşılandığı takdirde kaldırılacağı mesajını verdi. Erdoğan, “Gelinen noktada, sosyal medya şirketlerinin çıkarlarına dokunan her hususta mafya gibi davrandıklarına bizzat şahit oluyoruz. Filistinli şehitlerin fotoğraflarına bile tahammül edemeyip anında yasaklayan, bunu da özgürlük olarak pazarlayan bir dijital faşizmle karşı karşıyayız” dedi.
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç da bugün Instagram yasağı ile ilgili bir açıklama yaptı. Gazetecilerin “Instagram’ın uymadığı hangi katalog suça giriyor?” sorusuna yanıt vermeyen Tunç, “Onu BTK ilgili şirkete bildirmiştir. Dolayısıyla onlarda o konuda savunmalarını yapacaklardır. Eğer o içerikleri kaldırırlarsa zaten sorun ortadan kalkar” dedi. BTK’nın gerekçelerini ilgili sosyal medya şirketine tebliğ ettiğini söyleyen Tunç, sosyal medya şirketlerinin Türkiye Cumhuriyet kararlarına uymak zorunda olduğunu belirterek “Eğer siz sosyal medya şirketleri olarak bazı paylaşımlara izin verecek bazı paylaşımlara izin vermeyecekseniz o zaman özgür bir ortam değilsiniz demektir. Dolayısıyla eğer siz basın özgürlüğüne inanıyorsanız, sansüre karşıyım diyorsanız o zaman o paylaşımların engellenmesine de karşı çıkmanız lazım” görüşünü savundu.
DW / HS,EC
DW Türkçe’ye engelsiz nasıl ulaşabilirim?